İmamoğlu’na Şok: Diploma İptali ve Siyasi Geleceği Tehlikede!

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun siyasi kariyeri, İstanbul Üniversitesi’nin aldığı diploma iptali kararıyla sarsıldı. 18 Mart 2025 tarihinde alınan bu karar, 12 Mayıs’ta İmamoğlu’na tebliğ edildi. Üniversite, İmamoğlu’nun 1990 yılında Kuzey Kıbrıs’taki özel bir üniversiteden yatay geçişle İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’ne geçişinde usulsüzlükler tespit edildiğini belirtti.

Bu gelişme, İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecinde büyük bir engel oluşturuyor. Anayasa gereği, cumhurbaşkanı adaylarının üniversite diplomasına sahip olması şartı bulunuyor. İmamoğlu, bu kararı “hukuksuz” ve “siyasi baskı ürünü” olarak nitelendirerek, yargıya başvuracağını açıkladı.

Diploma iptali kararı, İmamoğlu’nun karşı karşıya olduğu tek hukuki sorun değil. Hakkında açılan beş ayrı dava bulunuyor ve toplamda 27 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Bu davalar arasında, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ilişkin “ihaleye fesat karıştırma” ve bir bilirkişiye yönelik ifadeleri nedeniyle “yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs” suçlamaları yer alıyor

Siyasi analistler, bu gelişmelerin İmamoğlu’nun siyasi geleceği üzerinde ciddi etkileri olabileceğini belirtiyor. İstanbul Üniversitesi’nin aldığı karar, sadece İmamoğlu’nu değil, aynı durumda olan 28 kişiyi daha kapsıyor. Üniversite, bu kişilerin diplomalarının “yokluk” ve “açık hata” gerekçeleriyle iptal edildiğini açıkladı.

İmamoğlu’nun siyasi müttefiki ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, bu kararı demokrasiye vurulmuş bir darbe olarak nitelendirdi ve cumhurbaşkanlığı adaylığını askıya aldığını duyurdu.

Uluslararası kamuoyu da bu gelişmeleri yakından takip ediyor. İmamoğlu’nun tutuklanması ve diploma iptali, birçok ülkede demokratik değerlere aykırı olarak değerlendirildi. Özellikle Avrupa’daki bazı liderler, Türkiye’deki hukuk sisteminin bağımsızlığı konusunda endişelerini dile getirdi.

İmamoğlu, tüm bu baskılara rağmen mücadelesini sürdüreceğini belirtti. Sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Bu yolda yıkılmam. Adalet, hukuk ve demokrasiye susamış halkımızın yürüyüşü durdurulamaz” ifadelerini kullandı.

Sonuç olarak, Ekrem İmamoğlu’nun karşı karşıya olduğu hukuki ve siyasi zorluklar, Türkiye’nin demokratik yapısı ve hukuk sisteminin bağımsızlığı açısından önemli bir test niteliği taşıyor. Önümüzdeki günlerde yaşanacak gelişmeler, sadece İmamoğlu’nun değil, Türkiye’nin siyasi geleceğini de şekillendirebilir.